...кαηкαℓıƒє-ƒσяυм...
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

Bilecik-Marmara Bölgesi

2 posters

Aşağa gitmek

Bilecik-Marmara Bölgesi Empty Bilecik-Marmara Bölgesi

Mesaj tarafından BeDo07 04.03.08 14:56

GENEL BİLGİLER



Yüzölçümü: 4.307 km²



Nüfus: 175.526 (1990)



İl Trafik No: 11



Bilecik ili, Marmara Bölgesi'nin güney doğusunda; Marmara, Karadeniz, İç Anadolu ve Ege Bölgelerinin kesim noktaları üzerinde yer alır. İlin bilinen en eski isimleri arasında Agrilion ve Belekoma vardır. Bilecik, Osmanlı İmparatorluğu' nun doğduğu topraklardadır. Sakarya ırmağının etrafında kurulan ve göletleri ve derelerinin zenginliği ile tanınan yöre antik çağlardan günümüze tarihin izlerini taşır.


İLÇELER:



Bilecik ilinin ilçeleri; Bozüyük, Gölpazarı, İnhisar, Osmaneli, Pazaryeri, Söğüt ve Yenipazar'dır.



Bozüyük: Bozüyük Frigler döneminde oluşmuş bir yerleşim merkezidir. 1908�den sonra Ertuğrul Livası�na bağlanarak Kaza merkezi yapılmıştır. Bozüyük Bilecik�in il olması ile birlikte 1924 yılında ilçe statüsüne kavuşturulmuştur.



Gölpazarı : Bizanslılar döneminde Harmankaya Tekfurluğu�na bağlı olan Gölpazarı, Osman Gazi tarafından alınmıştır. Gölpazarı kuruluşundan itibaren sıra ile Resulşel, Dönen ve Akçaova (Akçaoba) adlarıyla anılmış, son olarak Gölpazarı adını almıştır.



İnhisar : İnhisar önceleri Söğüt�e bağlı bir bucak iken mütevazı nüfusuna rağmen coğrafi konumu dikkate alınarak 1991 yılında ilçe yapılmıştır.



Osmaneli : Osmaneli çok eski bir yerleşim yeridir; Trakyalılar, Romalılar ve Bizans'a ait kalıntılar bunu göstermektedir.



Pazaryeri :Pazaryeri'nde ilk yerleşim 1273 yılında olmuştur. Pazaryeri'nde hediyelik ve turistik toprak ev eşyası ve ağaç eşya yapımcılığı da sürdürülmektedir.



Söğüt : Söğüt, Ertuğrul Gazi tarafından bir kuşatma ve mücadele sonucunda 1232 yılında Bizanslılardan alınmıştır. Ertuğrul Gazi Türbesinin de içinde bulunduğu ilçe önemli bir turizm merkezidir.



Yenipazar : Eski adı Kırka olan Yenipazar, Cumhuriyetten önce Bolu�nun Göynük ilçesine bağlıydı. 1926�da bucak olarak Gölpazarı�na bağlanmış, 1988�de de ilçe olmuştur.

GEZİLECEK YERLER



Anıtlar



Metristepe Anıtı: Kurtuluş Savaşının simgesi Zafer Anıtı Bozüyük İlçemizde, İnönü Savaşlarının kazanıldığı yerdedir.



Türk Büyükleri Platformu: Tarihte devlet kuran Türk Büyüklerinin büstlerinin yer aldığı platform Söğüt İlçesindedir.



Kale ve Kuleler



Saat Kulesi: Bilecik il merkezinde, şehre hakim bir yamaç üzerinde inşa edilmiş, dört cepheli, saat göstergeli olup, Sultan II. Abdülhamit tarafından yaptırılmıştır.



Belekoma Kalesi Hamsu Çayı kenarında sivri bir tepe üzerindedir. Bizanslılar tarafından Orta Çağ'da yaptırılmıştır.



Han ve Kervansaraylar



Köprülü Mehmet Paşa Kervansarayı: Bilecik-Adapazarı karayolu üzerinde Vezirhan Beldesindedir. 17.yüzyıl başlarında Sadrazam Köprülü Mehmet Paşa yaptırmıştır. 1915'te sağlam olduğu bilinen çatı bu tarihten sonra çökmüştür. Günümüzde dört duvar durmaktadır.

Taşhan: Gölpazarı İlçe merkezindeki Mihalbey tarafından yaptırılan han, Osmanlı Mirarisinin yapısal özelliklerini taşır.



Türbeler



Şeyh Edebalı Türbesi, Ertuğrulgazi Türbesi, Malhatun Türbesi, Dursun Fakıh Türbesi, Kumral Abdal Türbesi ve Mihalgazi Türbesi Bilecik'in önemli türbeleridir.



Köşkler



Atatürk Köşkü: Bozüyük İlçesine 25 km. uzaklıkta, orman içi güzel bir sivil mimari örneği dinlenme yeridir.



Çeşmeler



Kaymakam Çeşmesi :Söğüt İlçemizde,1919 yılında Kaymakam Sait Bey tarafından yaptırılmış, Osmanlı Mimarlık Sanatının son örneklerindendir.



İçmeceler ve Kaplıcalar



Osmaneli-Selçik İçmeleri: Osmaneli ilçesine 9 km. uzaklıkta ulaşım kara ve demiryolu ile sağlanmaktadır. İçmenin suyu dört ayrı çeşmeden akar. Mide, karaciğer, safra kesesi bağırsak ve idrar yolları hastalıklarına iyi geldiği gibi böbrek taşlarının eritilmesi ve düşürülmesinde etkilidir.



Söğüt Çaltı Kaplıcası: Söğüt ilçesi Çaltı beldesinde bulunan kaplıcanın suyu 30 km. uzaklıktaki bir kaynaktan gelmektedir. Banyo ve içme şeklinde yararlanılan kaplıca; deri hastalıkları, mide rahatsızlıkları, romatizmal hastalıklar, nevrit, polinevrit ve kadın hastalıklarına iyi gelmektedir.

Yaylalar



Kömürsu Yaylası: Bozüyük ilçe merkezine 28 km. uzaklıkta köknar, karaçam, kayın, ardıç, titrek kavak ağaçlarıyla yaz mevsiminde yemyeşil çimen ve çeşitli çiçeklerle kaplanır. Kış turizmi açısından önemli yaylalardandır.



Kamçı Yaylası: Pazaryeri ilçesinin Bozcaarmut köyü yöresindeki yayla çam ormanları ile önem taşır. Kamp ve dinlenme yeri olarak kullanılmaktadır.



Sofular Yaylası: Bozüyük İlçe Merkezine 25 km. uzaklıktaki çam ve köknar ağaçları ile kaplı yaylanın yüksekliği ortalama 1600 m. civarındadır. Yayla turizmi açısından önemlidir.



Çiçekliyayla: Bozüyük İlçe Merkezine yaklaşık 32 km. uzaklıkta yüksekliği 1906 metre olup, Endemik bitki �Çimtien� sadece Çiçekliyayla�da yetişmektedir.
BeDo07
BeDo07
кαηкαℓιƒєค๔๓เภ
кαηкαℓιƒєค๔๓เภ

Mesaj Sayısı : 821
Yaş : 29
Nerden : KaNKaMıN YaNıNDa
Kayıt tarihi : 10/02/08

https://kanka.forumotion.net

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

Bilecik-Marmara Bölgesi Empty Geri: Bilecik-Marmara Bölgesi

Mesaj tarafından BeDo07 04.03.08 14:56

Mesire Yerleri



Küçükelmalı Gölet Çevresi: Pazaryeri ilçe merkezine 10 km uzaklıkta Küçükelmalı köyü yakınındaki gölet çevresi çam ağaçlarıyla kaplı orman içi dinlenme yeridir.



Bozcaarmut Gölet Çevresi: Bozcaarmut Köyü yakınlarında ilçe merkezine 15 km uzaklıkta, çevresi köknar ve çam ormanları ile kaplı bir mesire alanıdır.



Kınık Şelalesi: Merkez Kınık Köyü Alamandere mevkii yakınındaki kayalıktan çıkan su ilginç bir görüntü vermektedir. İl merkezine uzaklığı yaklaşık 25 km.dir.



Türbin Mesire Yeri: İlçe merkezine 7 km. uzaklıktadır. Çağlayanıyla da ilgi çeken ve tercih edilen bir yerdir.



Dodurga Barajı: Bozüyük ilçe merkezine yaklaşık 20 km. uzaklıkta Dodurga kasabasının 2 km. güneybatısında yer alan baraj ve çevresi dinlenme ve kamp yapmaya elverişlidir. Barajda sazan ve aynalı sazan balığı yetiştirilmektedir.

Sportif Etkinlikler



Kanyoning: Yenipazar, Karahasanlar- İnhisar, Harmanköy arası 3100 mt. uzunluğundaki kanyon kanyoning için elverişlidir.



Müzeler



Söğüt Müzesi

Adres: Ertuğrul Gazi Cad. Söğüt - Bilecik

Tel: (228) 361 36 94



COĞRAFYA



Bilecik ilinin en önemli akarsuyu Sakarya Irmağı olup, bir doğal göl, bir de baraj gölü bulunmaktadır.



İlin orman zenginliği av hayvanları bakımından da zenginleşmesini sağlamıştır. Bin metreye kadar yükseklerde orman örtüsü genellikle meşe, otsu bitkiler ve makilerden oluşmaktadır. 1000 metre ve daha yükseklerde ise karaçam, kayın, kızılçam, kestane, köknar türündeki yüksek boylu ağaçlar sıralanır.



Bilecik' de İç Anadolu Bölgesi' nin sert ve az yağışlı karasal iklimi ile Akdeniz ve Karadeniz kıyılarının ılık ve yağışlı ılıman iklimleri arasında geçiş iklimi görülür.

TARİHÇE



Kentin Antik Çağdaki hayatı, tarih kaynaklarında Bilecik�i de içine alan Bitinya (Bithynia) bölgesinin genel tarihi içinde gösterilir. Bitinya bölgesinin bilinen tarihi M.Ö. 1950� lerde burada yaşayan Trakya kavimlerinden Thynler�le başlar. Bölge daha sonra Mısır, Hitit, Frig, Kimmer, Lidya, Pers, Makedonya, Bitinya Krallığı, Roma İmparatorluğu, Bizans İmparatorluğu ve Osmanlı İmparatorluğunun yönetimine geçmiştir. Bilecik�in bilinen ilk adı Belekoma� dır.



Tarihte pek çok kavmin uygarlık ve egemenliğine sahne olan Bilecik, Kayı Boyu�nun Orta Asya�dan 400 çadırla gelip Söğüt�te, Osmanlı Devletinin kuruluş merkezliğini yaptığı yerdir. İlin tarihçesinin çok eskilere dayanması ve Osmanlının kurulduğu yer olması ayrıcalığı yanında, Kurtuluş Savaşı�nda verdiği çetin mücadeleler ve kazanılan zaferlerle Cumhuriyetin kuruluşunda da önemli bir role sahip olmuştur. Üzerinde çok sayıda arkeolojik ve tarihi eser bulunan, Bilecik�teki tarihi eserlerin çoğunu Osmanlı döneminde yapılan camiler, türbeler, hanlar, hamamlar, sivil mimari örnekleri , imaret ve benzeri yapılar oluşturmaktadır.



Kayı Boyu Aşireti mensuplarının 720 yıldan beri geleneksel olarak sürdürdükleri ve her yıl (Eylül ayının 2. haftası son üç gün) yapılan muhteşem törenlerle kutlanan �Ertuğrul Gazi� yi Anma ve Söğüt Şenlikleri�ne çok sayıda yerli ve yabancı ziyaretçi gelir. Törenlerde yörüklerin kına gecesi ve yaşantıları canlandırılır, cirit gösterileri yapılır.

NE YENİR?



Yöresel yemeklerin çoğunluğunu hamur işleri oluşturur. Yöre halkının bir bölümü, ekmeğini kendisi pişirir. Pide, bükme hodalak fırında pişirilen ekmek türleridir.



Yöre halkı makarna, tarhana, kuskus, erişte gibi yiyecekleri de kendileri hazırlar. Büzme, nohutlu tavuklu mantı, keşkek, ovmaç çorbası, mercimekli mantı, kesme hamur, keklik kebabı, köpük helvası, Bilecik'e özgü yemeklerin başlıcalarıdır.



Bilecik'te Yemek Tarifleri



Büzme Tatlısı



Kullanılacak Malzemeler:



1,5 kg. un

2 adet yumurta

250 gr. tereyağı

1 çay bardağı sıvıyağ

1 su bardağı süt

1 yemek kaşığı sirke

1 tatlı kaşığı tozşeker

1 tutam tuz

1 kg. ceviziçi

1 su bardağı susam

50 gr. Hindistan cevizi

400 gdr. nişasta

6 su bardağı tozşeker (ravak için)

5 su bardağı su(ravak için)
BeDo07
BeDo07
кαηкαℓιƒєค๔๓เภ
кαηкαℓιƒєค๔๓เภ

Mesaj Sayısı : 821
Yaş : 29
Nerden : KaNKaMıN YaNıNDa
Kayıt tarihi : 10/02/08

https://kanka.forumotion.net

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

Bilecik-Marmara Bölgesi Empty Geri: Bilecik-Marmara Bölgesi

Mesaj tarafından BeDo07 04.03.08 14:57

İLÇELER:

Bilecik ilinin ilçeleri; Bozüyük, Gölpazarı, İnhisar, Osmaneli, Pazaryeri, Söğüt ve Yenipazar'dır.

Bozüyük: Bozüyük Frigler döneminde oluşmuş bir yerleşim merkezidir. 1908’den sonra Ertuğrul Livası’na bağlanarak Kaza merkezi yapılmıştır. Bozüyük Bilecik’in il olması ile birlikte 1924 yılında ilçe statüsüne kavuşturulmuştur.

Gölpazarı : Bizanslılar döneminde Harmankaya Tekfurluğu’na bağlı olan Gölpazarı, Osman Gazi tarafından alınmıştır. Gölpazarı kuruluşundan itibaren sıra ile Resulşel, Dönen ve Akçaova (Akçaoba) adlarıyla anılmış, son olarak Gölpazarı adını almıştır.

İnhisar : İnhisar önceleri Söğüt’e bağlı bir bucak iken mütevazı nüfusuna rağmen coğrafi konumu dikkate alınarak 1991 yılında ilçe yapılmıştır.

Osmaneli : Osmaneli çok eski bir yerleşim yeridir; Trakyalılar, Romalılar ve Bizans'a ait kalıntılar bunu göstermektedir.

Pazaryeri :Pazaryeri'nde ilk yerleşim 1273 yılında olmuştur. Pazaryeri'nde hediyelik ve turistik toprak ev eşyası ve ağaç eşya yapımcılığı da sürdürülmektedir.

Söğüt : Söğüt, Ertuğrul Gazi tarafından bir kuşatma ve mücadele sonucunda 1232 yılında Bizanslılardan alınmıştır. Ertuğrul Gazi Türbesinin de içinde bulunduğu ilçe önemli bir turizm merkezidir.

Yenipazar : Eski adı Kırka olan Yenipazar, Cumhuriyetten önce Bolu’nun Göynük ilçesine bağlıydı. 1926’da bucak olarak Gölpazarı’na bağlanmış, 1988’de de ilçe olmuştur.
BeDo07
BeDo07
кαηкαℓιƒєค๔๓เภ
кαηкαℓιƒєค๔๓เภ

Mesaj Sayısı : 821
Yaş : 29
Nerden : KaNKaMıN YaNıNDa
Kayıt tarihi : 10/02/08

https://kanka.forumotion.net

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

Bilecik-Marmara Bölgesi Empty Geri: Bilecik-Marmara Bölgesi

Mesaj tarafından BeDo07 04.03.08 14:57

Yerel Mimari

Bilecik’te yapılmış eski evler birbirinin güneşini, havasını ve görünüşünü kesmeyecek biçimde yapılmış; kırmızı kiremitli, ahşap tavanlı, genellikle beyaz badanalı ve çatıları birbirine değen evlerden oluşurdu.

Özellikleri itibariyle iki, üç katlı yapılmış olan bu evlerde yakın bir tarihe kadar inşaat malzemesi olarak ker*** ve ağaç kullanılmaktaydı. Evlerin alt katları hizmet bölümleri, ara katlar asıl yaşama odaları veya ipek böcekçiliği için ayrılmıştır. Cumbalı yapılar da ahşap ve taş uyumlu olarak kullanılıyordu.

İlimizde özellikle Osmaneli İlçe merkezinde Osmanlı dönemine ait sivil mimarlık örnekleri halen mevcuttur.

Daha sonra yapılmış yapıların ise yapı tekniği tamamen ahşap özellik göstermektedir. Her biri zarif görünüşlü motifli süslemelerle bezenmiştir.

İlin sahip olduğu tarihi-kültürel değerlerin birçoğu Türk Sanat tarihinin ilk dönem Osmanlı mimarlık eserlerinin bulunduğu çağa aittir. Camiler genellikle taş temelden, kare plan üzerine kubbeli, bir kısmı tamamen taştan sade özellikte yapılmıştır. yine kubbeli özellikte yapılmış hamamlar ise soğuktan sıcağa doğru ilerleyen bölümler halindedir.

Türbelerin inşasında kesme taşlar kullanıldığı gibi tuğla da kullanılmış ve üzeri kubbe ile örtülmüştür. Kesme taş ve tuğlanın da kullanılarak yapıldığı kervansaraylar ise dikdörtgen plana sahip ve kapı üzerleri kemerlidir.

Ayrıca; köprüler taştan yapılmış, çeşmeler neo-klasik yapıda , surlar Roma ve Bizans dönemine ait özellikte, kilise antik ve Bizans sanatları karışımı üslupta yapılmıştır.

Söğüt Ertuğrulgazi Müzesi

Söğüt İlçe Merkezinde Eski Türk evi mimarisiyle restore edilerek 2001 yılında hizmete açılan Müze’de Söğüt ve civarı ile yakın çevrede yaşayan yörüklere ait etnografik eserler ve eşyalar sergilenmektedir.

Müze’de sancak, eski giyim ve kuşamlar, el dokuması kilim ve halılar, silahlar, ölçü ve tartı aletleri, peşkir ve para keseleri; Arkeolojik eserler (Roma, Bizans, Osmanlı dönemlerine ait sikkeler, Roma dönemine ait toprak kaplar) mevcuttur.

Şeyh Edebalı Türbesi

Edebalı, 1208 yılında Horasan’ın Merv şehrinde doğmuştur. Osman Gazi’nin kayınpederi ve Anadolu’nun ilk Ahi Şeyhlerindendir. çocukluğunu Horasan’da geçiren Edebalı, tahsilini Şam’da tamamlayarak devrin büyük bilginlerinden ders almış ve Eskişehir’in İtburnu Köyüne yerleşmiştir.
Ertuğrul Gazi ve Osman Gazi, kuruluş döneminde ahilerden ve özellikle Ahi Şeyhi olan Edebalı’dan büyük yardım görmüşlerdi.

Osman Bey, Söğüt’teki tanışmasından sonra (1281) sık sık Şeyh Edebalı’nın Eskişehir’deki dergahını ziyaret ederek onun görüşlerinden faydalanmıştır. Edebalı Bilecik’in fethinden sonra da Bilecik Kadılığına tayin edilmiştir.

Şeyh Edebalı at sırtında gezen, yayla ve otlaklarda dolaşan Kayı Aşiretini bir hamur gibi yoğurmuş, onların yerleşik hayata geçmelerinde önemli rolü olmuştur. Devlet yapısının kurulmasında büyük hizmetler veren ve yardım eden, bu bakımdan Osmanlı Devleti’nin “Manevi Lideri” olarak bilinen Edebalı, 1328 yılında 120 yaşında vefat etmiştir. Edebalı’nın bazı uyarı ve sözleri şunlardır:

“Toprağa bağlanınız. Suyu israf etmeyiniz. Veriniz; elleriniz yumuk kalmasın. İlim sahiplerini koruyunuz. Ağaç dikiniz.....”

Türbe, Orhan Gazi tarafından, Eski Bilecik şehrinin kurulduğu vadinin sırtında küçük bir tepe üstüne yaptırılmıştır. Eskiden kubbeli olan fakat Yunanlıların yaptıkları saldırılarla tahrip edilen türbenin üzerine kiremit çatı örtülmüştür. Bir salon ve iki ayrı odadan ibaret olan türbede, büyük oda mihraplı bir mescit, diğer yandaki oda ise sohbethane ve misafirhane olarak kullanılmaktaydı.

Şeyh Edebalı ve yakınlarının bulunduğu kısımda, tavanı kubbeli bölüm dikdörtgen biçiminde olup burada yedi büyük, dört küçük sanduka bulunmaktadır.


Ertuğrulgazi Türbesi

Ertuğrul Bey, Kayı Boyu Türklerinin değerli önderi; Kayı boyu ise Osmanlı Devleti’nin nüvesi, çekirdeği olmuştur. Onun önderliğinde Söğüt ve dolaylarında kök salan cesur ve mert savaşçıların oluşturduğu 400 çadırlık uç beyliğinden bir devlet doğmuştur.

Bizans akınları karşısında Selçuklu Ordusu yanında yer alan ve başarılar kazanan Kayı Boyu Aşireti Reisi Ertuğrul Gazi’ye, Selçuklu Sultanı Alaaddin Keykubad Bizanslılara karşı kazandığı zaferlerden dolayı, Söğüt’ü kışlak, Domaniç’i yaylak olarak vererek; Kayıların Söğüt Kasabası civarına gelerek yerleşmelerini sağlamış, kendisini de Sancak Beyi tayin etmiştir.

Anadolu’yu Türklerden temizlemek isteyen Bizans Hükümdarlarına karşı genç ve dinç bir kuvvet olarak yarım asır karşı koymak suretiyle Türklerin Anadolu’da yerleşmesini ve kalıcılığını sağlamış ve savaş alanlarında gösterdiği cesaret ve kahramanlıklarla “Gazi” unvanını almıştır. 1281 yılında 93 yaşında vefat etmiştir.

Türbenin yapılış tarihi kesin olarak bilinmemekle beraber, ilk olarak Osman Gazi tarafın-dan açık mezar olarak yapılmış, daha sonra Çelebi Mehmet tarafından türbe haline getirilmiştir. çevresi geniş duvarlarla çevrili, ağaçlandırılmış bir bahçe içerisinde yer alan türbe en son 1886-1887 tarihlerinde II. Abdülhamit tarafından onarılmıştır.

Türbenin bahçesinde; Ertuğrulgazi’nin karısı Halime Hatun, Osmanbey’in geçici kabri, Ertuğrulgazi’nin kardeşi Dündar Bey, oğlu Savcı, Osman ve Orhan Beyler’in silah ve sır arkadaşları olan Akçakoca, Konur Alp, Aykut Alp, Turgut Alp, Samsa Çavuş, Karamürsel, Abdurrahman Gazi ve Emin Ali’nin kabirleri bulunmaktadır.


Orhangazi Camii

Orhan Gazi tarafından yaptırılan cami, Edebalı Türbesine 50 m. Uzaklıktadır. En ilginç yanı, minareler camiye bitişik olurken, burada ise asıl minaresi ana binadan 30 m. Uzakta bir kayanın üzerine inşa edilmiştir.

II. Abdülhamid zamanında önemli bir onarım görmüştür. Orhan Gazi Camii Osmanlı Devri Türk mimari sanatının Dini mimari alanında ilk kubbeli yapı denemesinin örneğidir. Kubbe üzeri restorasyon sırasında kurşunla kaplandığı için Kurşunlu Camii adıyla bilinir.

Osmangazi Camii

Eski Bilecik’in kuzeybatısında küçük bir vadinin ortasında, yapay bir platform üzerindedir. Vakfiyesinden anlaşıldığına göre, Orhan Gazi, Camiyi babası Osman Gazi için yaptırmıştır. Kurtuluş savaşı sırasında Yunanlıların yıkımına uğramış, günümüzde kuzey duvarları ve minaresiyle ayakta kalmıştır. Duvarlar moloz taştandır. Minarenin kare tabanı kesme taştan silindirik gövdesi tuğladan, tarihi değeri büyük bir yapıdır.

Ertuğrulgazi Mescidi

Söğüt İlçesinin güney batısında Söğüt Çayı kenarında bulunan mescit, Ertuğrul Gazi’nin aşiretiyle geldiğinde ilk çadır kurduğu yer olarak rivayet edilir. İçinde kuyu bulunan ve “Kuyulu Mescit” olarak da adlandırılan yapı, 1276 tarihinden önce Ertuğrul Gazi tarafından yapılmış, II. Abdülhamit tarafından 1902 yılında aynı temeller üzerine inşa edilmiş ve daha sonraları onarım görmüştür.

Köprülü Mehmet Paşa Camii

1665 yılında Köprülü Mehmet Paşa tarafından yaptırılan cami, Bilecik-Sakarya Karayolu üzerinde Vezirhan beldesinde, Köprülü Mehmet Paşa Kervansarayı yakınındadır. Dikdörtgen planlı, duvarları kesme taştandır.

Hamidiye Camii

Söğüt İlçesinde son Osmanlı döneminin neo-klasik mimarı tarzdaki yapılardan güzel bir örnektir. 1903-1905 yıllarında II. Abdülhamit tarafından yaptırılmıştır. Kare planlı olup, duvarları kırmızı kesme taştandır. Yapının üstü kurşun kaplı tek bir kubbeyle örtülüdür.

İki minareli olduğu için halk arasında “Çifte Minareli Camii” olarak da tanınır.

Rüstem Paşa Camii

Osmaneli İlçe merkezinde klasik üsluptaki yapı, Ulu Cami adıyla da tanınır. Cami Kareye yakın dikdörtgen planlı olup, kesme taştan yapılmıştır.

Kasım Paşa Camii ve Külliyesi

Bozüyük İlçe merkezindeki cami, klasik Osmanlı Camilerinin tipik örneklerindendir. 1525-1528 tarihlerinde Kanuni Sultan Süleyman’ın komutanlarından Kasım Paşa tarafından Mimar Sinan’a yaptırılmıştır.

Duvarları kesme taştandır. Tek kasnaklara oturan üç kubbeli son cemaat yeri bulunmaktadır. Giriş kapısı ve mihrabın yanındaki pencerelerin ahşap kanatları ağaç işçiliği ve fildişi kakmaları ile ilgi çekicidir. Minberi ak mermerden çeşitli renkte çinilerle kaplıdır.

Hama’dan gelmiş, 1,75 m. yüksekliğinde dört sütunun üstüne kare bir mermer levha konarak kürsü durumuna getirilmiştir.

Çelebi Mehmet Camii

Söğüt İlçe Merkezinde 1414-1420 yılları arasında Sultan I.Mehmet Çelebi tarafından yaptırılmış olup, Osmanlı Mimarlık Sanatının kubbeli yapılar türündeki ilk örneklerindendir. Dikdörtgen görünümlü olan ve 12 kubbesi bulunan Cami, II. Abdülhamit tarafından onarılmıştır

Karamustafa Paşa Camii

Pazaryeri İlçemizde, Osmanlı Sadrazamlarından Merzifonlu Mustafa Paşa’nın İran Seferine gidişi sırasında geçerken yaptırdığı camidir. Yanında bir de medresesi bulunan ancak, Kurtuluş Savaşı yıllarında Yunan işgali sırasında tahrip edilen caminin minaresi günümüze kadar gelmiş, caminin yerine yenisi yaptırılmıştır.

Metristepe Zafer Anıtı

Yakın tarihimizde çok önemli yeri olan ve Türk Kurtuluş Savaşımızın en çetin mücadelelerinin yapıldığı ve önemli dönüm noktalarından olan İnönü Savaşlarının kazanıldığı ve büyük önder Atatürk’ün ifadesiyle “Milletin makus talihinin yenildiği yer” olan Bozüyük Metristepe’de şehitlerimizin yüce anılarını yaşatmak amacıyla yapılan Metristepe Anıtı o muhteşem görünüşüyle Türk’ün yenilmezliğini simgelemektedir.

Bu muhteşem anıtın bulunduğu Metristepe’de, her yıl 1 Nisan’da anma törenleri düzenlenir.

Betonarme olarak 24 metre yüksekliğinde yapılan anıt üzerinde rölyefler, savaşa katılan birlikler ve komutanlarıyla ilgili bilgiler bulunur. Metristepe’nin tarihsel önemi dikkate alınarak Valilikçe 2001 yılında anıt ve çevresinde yeniden restorasyon çalışmaları yapılmıştır. Anıtın yan tarafında, savaşlarda görev alan üst düzey komutanların fotoğraflarının yer aldığı 2 adet dikdörtgen anıt ile dört bir tarafına ve anıttan ayrı İnönü Savaşları ve tarihi telgrafları içeren dört adet rölyef, anıtın ön tarafına da iki ayrı kaide üzerinde heykeller yapılmış, çevresinde siperler kazılmıştır.

Kazanılan zaferlerle Türkiye Cumhuriyetinin kurulması yolundaki tüm engellerin yıkılmış ve büyük önder Atatürk’ün Batı Cephesi Komutanı Albay İsmet İnönü’ye gönderdiği kutlama telgrafında yer alan “... Siz orada yalnız düşmanı değil, milletin makus talihini de yendiniz...” sözleriyle tescil edilmiştir.

Türk Büyükleri Platformu

Tarihte devlet kuran Metehan’dan Atatürk’e kadar Türk Büyüklerinin büstlerinin ve bayraklarının yer aldığı platform Söğüt İlçesindedir.

Mihalbey Hanı ( Taşhan )

Gölpazarı İlçe merkezindeki han ilk dönem Osmanlı Mimarisinin yapısal örneklerini taşır.

Kemerli giriş kapısının üzerindeki kitabeden, han’ın 1318 yılında Mihalbey tarafından yapıldığı anlaşılmaktadır. Dikdörtgen planlı iri taşlarla yapılmış han’ın duvarları ve üzeri tuğla malzemeyle tonoz örtülüdür.

Köprülü Mehmet Paşa Kervansarayı

Bilecik-Adapazarı karayolu üzerinde Vezirhan Beldesindedir.. 17.yüzyıl başlarında sadrazam Köprülü Mehmet Paşa yaptırmıştır. 1665 yılında yapıldığı sanılmaktadır. Tipik bir han olmakla beraber, bir kervansaray örneğidir.

Uzunca dikdörtgen planında olan kervansaray üç bölümden oluşmaktadır. Arabaların çekildiği orta bölüm, kervansarayın ana yapısı olan yan bölümlerden daha küçüktür. Kervansarayda konaklayanların oturmaları için yapılmış olanlardan bugün hiçbir iz kalmamıştır. 1915’te sağlam olduğu bilinen çatı bu tarihte çökmüş, günümüzde yıkıntı dört duvar durumundadır.

Belekoma Kalesi

Şu anda tahrip edilmiş temellerine rastlanan ve Eski Bilecik şehrinin etrafında kurulup geliştiği kale, Karasu Havzasının Hamsu Vadisinin en dik ve sarp kayasının üzerine kurulmuştu. Bugün bedenlerinden eser kalmayan kalenin, kayaların boş yerlerini dolduran temel parçaları doğu yüzünde görülmektedir. İki kısım olduğu ileri sürülen kalenin şato biçimindeki kısmında Tekfur, halk arasında kral kızının mezarı olarak adlandırılan ikinci kısmında ise Tekfur ailesi ve diğer kadınlar bulunurdu.

Saat Kulesi

Bilecik Merkezinde İpekyolu üzerinde seyahat edenlere zamanı bildirmek amacıyla dört cepheli, saat göstergeli olarak, 1907 yılında II. Abdülhamit zamanında yapılan saat kulesi, ana bölüm olarak taş ve ağaç gövdeyle, külah kısmından ibarettir.

Hamidiye İdadisi

1903 yılında II. Abdülhamit tarafından yaptırılan ve üzerinde Sultan Abdülhamit’in tuğrası bulunan idadi, kırmızı kesme taştan yapılan pencere ve kapı sütunları , zarif görünüşü ve mimarisiyle son derece görkemli ve ilgi çekicidir.

Ayrıca, Dar-ül itan 1919 yılında Kaymakam Sait Bey tarafından Hamidiye İdadisine ek olarak Sultan Reşat zamanında imece olarak yaptırılmıştır. Şehit çocuklarının yararlandığı bu binaya halk arasında “Şüheda Mektebi” veya “Şehitler Mektebi” denmektedir.

Orhangazi İmareti

İpekyolunun Bilecik’ten geçen bölümü üzerinde yapılmış olan imaretin (Aşevi) duvarları; taş sıralar arasına tuğla konularak örülmüş, yığma duvar özelliğinde; yüksek, iki kubbeli bölüm-den oluşmuştur.

Kasımpaşa İmareti

Kasımpaşa Camiinin batı yönünde bulunan imaret, cami ile birlikte inşa edilmiş olup; halen aşevi olarak kullanılmaktadır. Kesme taştan yapılmış ve üzeri kiremit çatı ile kaplı dikdörtgen biçimindeki yapı , bugün hala sağlam görünümüyle ilgi çekmektedir.
BeDo07
BeDo07
кαηкαℓιƒєค๔๓เภ
кαηкαℓιƒєค๔๓เภ

Mesaj Sayısı : 821
Yaş : 29
Nerden : KaNKaMıN YaNıNDa
Kayıt tarihi : 10/02/08

https://kanka.forumotion.net

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

Bilecik-Marmara Bölgesi Empty Geri: Bilecik-Marmara Bölgesi

Mesaj tarafından BeDo07 04.03.08 14:58

Nüfusun Gelişimi


1927 yılında Türkiye'nin nüfusu 13.648.270, Bilecik ilinin nüfusu 114.043 olarak tespit edilmiş ve Bilecik ili nüfus büyüklüğü bakımından 63 il arasında 52. sırada yer almıştır.


Son 73 yılda Türkiye'nin nüfusu yaklaşık beş kat artış göstermiştir. Aynı dönemde, Bilecik ilinin nüfusu sadece %70 artış göstermiş ve 2000 yılında 194.326'ya yükselmiştir. 1927-2000 döneminde Bilecik ilinin nüfus artışı incelendiğinde, üç farklı dönem gözlenmiştir. 1960'lı yıllara kadar nüfus artmış, 1960-1975 döneminde nüfus azalmış 1975 yılından sonra nüfus tekrar artma eğilimine girmiştir.


1927-1935 döneminde Bilecik ilinin yıllık nüfus artış hızı %o 11.9 iken, 1990-2000 döneminde %o 10'dur.


1927 yılında Bilecik ili ülke nüfusu içinde %o 8'lik bir paya sahip iken, 2000 yılında %o 5'ten daha düşük bir paya sahiptir. Bu da, Bilecik ilinin nüfus artış hızının ülkemizinkinden daha düşük olduğunu göstermektedir.


Bilecik ilinin yüzölçümü 4.302 km2 ile Türkiye yüzölçümünün yaklaşık % 0.56'sını oluşturmaktadır. Bilecik'te kilometrekareye düşen kişi sayısı 1927 yılında yaklaşık 24 kişi iken 2000 yılında 45 kişiye yükselmiştir.


Kentsel - Kırsal Nüfus


1950 yılına kadar Bilecik ilinde şehirde yaşayan nüfusun payı yaklaşık %15 ile sabit bir düzeye sahipti. 1950 yılından sonra, ülke genelinde olduğu gibi, kırdan kente göç sonucu bu pay sürekli artmıştır.


1950 yılında Bilecik ilinde şehir nüfusu ile köy nüfusu yaklaşık eşit büyüklüğe ulaşmıştır. 1990 yılından sonra nüfusun çoğunluğunun şehirlerde yaşadığı bir dönem başlamıştır. 2000 yılında şehir nüfusunun payı %64'e yükselmiştir.



Nüfusun Eğitim Durumu


Bilecik ilinde okuma ve yazma bilen nüfusun oranı ülke genelinde olduğu gibi her iki cinsiyet için de sürekli artış göstermektedir. 1935 yılında erkeklerin % 35.5'i kadınların % 13'ü okuma yazma bilirken, bu oran 2000 yılında erkeklerde % 95.8'e kadınlarda % 86.'ya yükselmiştir. Kadın nüfusunun okuryazarlık oranı erkek nüfusunkinden daha hızlı artmıştır.


14 ve daha yukarı yaştaki nüfus dikkate alındığında, Bilecik ilinde en az ilköğretim mezunu olanların oranı 1975-2000 döneminde her iki cinsiyet için de sürekli artış göstermiştir. En az ilköğretim mezunu olanların oranı 1975 yılında erkeklerde %12.1, kadınlarda ise %4 iken, 2000 yılında erkeklerde % 44.8'e, kadınlarda ise % 23.3'e yükselmiştir. 1990-2000 döneminde en az ilköğretim mezunu olanların oranı, önceki dönemlerdekinden daha fazla artış göstermiştir.


1975-2000 döneminde 25 ve daha yukarı yaştaki nüfusun içinde ilkokul, ortaokul ve ortaokul dengi, lise ve Lise dengi ve üniversite mezunlarının payı her iki cinsiyette de sürekli artış göstermektedir. 1975 yılında 25 ve daha yukarı yaştaki erkeklerin % 47.9'u kadınların % 31.8'i ilkokul mezunu iken, 2000 yılında erkeklerin % 56.3'ü kadınların ise % 62.7' si ilkokul mezunudur.


Ortaokul ve orta okul sonrası eğitim düzeylerinde kadın ve erkeğin eğitim düzeyleri arasında önemli bir fark vardır. 2000 yılında ortaokul veya lise mezunu olan erkeklerin oranı kadınların oranının yaklaşık üç katıdır. Cinsiyetler arası eğitim düzeyi farkı yükseköğretim mezunları için de geçerlidir.


1975-2000 döneminde, ilkokuldan sonraki eğitim düzeylerini bitiren nüfus oranında çok önemli gelişmeler yaşanmıştır. 1975 yılında eğitim çağını tamamlayan erkeklerin yaklaşık % 8'i ilkokuldan sonraki eğitim düzeylerinden birini tamamlarken, 2000 yılında erkeklerin yaklaşık % 35'i ilkokuldan sonraki eğitim düzeylerinden birini tamamlamıştır. Kadınlarda da benzer bir gelişme yaşanmıştır. 1975 yılında kadınların yaklaşık % 2' si 2000 yılında ise % 13 'ü ilkokuldan sonraki eğitim düzeylerinden birini tamamlamıştır.


Bilecik ili genelinde okur-yazarlık oranı % 91.55'tir. Cinsiyetler arasında önemli bir fark gözlenmemektedir. Bu oran erkek nüfus için yüzde 95.84 iken, kadın nüfus için yüzde 86.84'tür.


Yaş Grubu ve Cinsiyet


Cumhuriyetin ilk yıllarında, yaşanan savaşların etkisi ile Türkiye genelinde olduğu gibi Bilecik ilinde de erkek nüfus kadın nüfustan daha azdı. Bilecik ilinde 1927 yılında her 100 kadına karşılık 88 erkek bulunmaktaydı. Erkek nüfustaki artış özellikle 1945 yılından başlayarak 1975 yılına kadar devam etmiş ve bu yılda erkek ve kadın nüfus eşit büyüklüğe ulaşmıştır. 1975 yılından sonra erkek nüfusun kadın nüfustan daha fazla olduğu bir dönem başlamıştır. 2000 yılında her 100 kadına karşılık 110 erkek bulunmaktadır.


Nüfusun İstihdam Durumu


Bilecik ilinde istihdam edilenlerin sayısında, sürekli bir artış görülmektedir.1980-2000 döneminde istihdam edilen nüfusun yıllık artış hızı binde 6’dır.İstihdamda görülen artış hızı cinsiyete göre değişmektedir.İstihdam edilen erkek nüfus sürekli bir artış eğiliminde iken, kadın nüfusun istihdamında yıllar itibariyle artış ve azalışlar görülmektedir.1980-2000 döneminde istihdam edilen erkek nüfus yıllık binde 12 hızla artmış iken, istihdam edilen kadın nüfus ise binde 3 azalmıştır.1980-2000 döneminde istihdam edilenlerin sektörel dağılımı cinsiyete göre farklılık göstermektedir.Her iki cinsiyette de tarım sektörünün payında önemli bir azalma görülse de, bu azalma erkeklerde çok daha fazladır.İstihdam edilenlerin yaptığı iş incelendiğinde tarımsal iş yapanların sayısında, özellikle erkeklerde önemli bir azalma görülmektedir. 1980 yılında tarımsal iş yapanların oranı %67 iken, 2000 yılında bu oran %47’ye düşmüştür.Buna karşılık özellikle tarım dışı üretim faaliyetlerinde çalışanların sayısında önemli artışlar olmuştur.


Bilecik ilinde 1980-2000 döneminde istihdam edilenlerin işteki durumlarında önemli değişiklikler olmuştur. Ücretli, maaşlı veya yevmiyeli olarak çalışanların sayısı sürekli artarken, ücretsiz aile işçilerinin sayısı sürekli azalmıştır.İşveren olarak çalışanların sayısı az olmakla birlikte, bu dönemdeki artış önemli düzeydedir.Buna karşılık, kendi hesabına çalışanların sayısında bir azalma görülmektedir.Bu durum her iki cinsiyette de görülmesine karşın, ücretli çalışan kadınların oranındaki artış, erkeklere göre çok daha fazladır. Ücretsiz aile işçisi olarak çalışanların büyük çoğunluğu tarım sektöründe çalışmakta olup, bunların büyük kısmı kadın nüfustur. 1980-2000 döneminde ücretsiz aile işçisi olarak çalışanların sayısı %30 azalırken, bunun %61’ini kadın nüfus oluşturmaktadır.


Bilecik İlinde işgücüne dahil olmayan nüfus, toplam nüfus artışına ve istihdamdaki azalmaya bağlı olarak sürekli artmaktadır.1980-2000 döneminde işgücüne dahil olmayan nüfusun yıllık artış hızı binde 34’tür. Bu yıllık artış hızı erkeklerde binde 43, kadınlarda binde 30’dur. 2000 yılında işgücüne dahil olmayan nüfusun yaklaşık %67’sini kadın nüfus oluşturmaktadır.1980-2000 yılları arasında ev kadınlarının işgücüne dahil olmayan kadın nüfus içindeki oranı azalmasına karşın, bu oran hala çok yüksektir.1980-2000 döneminde işgücüne dahil olmayan emeklilerin ve öğrencilerin sayısında %100’ün üzerinde bir artış olmuştur.


Bilecik İlinde 12 ve daha yukarı yaştaki nüfus içinde işgücüne katılma oranı %56 olup, cinsiyete göre önemli farklılıklar göstermektedir.İşgücüne katılma oranı erkek nüfus için %73, kadın nüfus için %39’dur.Erkek nüfusun işgücüne katılma oranı köyde %84 iken, il merkezinde %72, ilçe merkezlerinde %64 ile en düşük düzeydedir. Söğüt ilçe merkezinde işgücüne katılım oranı %74 ile en yüksek, Pazaryeri ve Gölpazarı ilçe merkezlerinde yaklaşık %53 ile en düşük düzeydedir. İşgücüne katılma oranı kadın nüfus için yerleşim yerine göre çok büyük farklılık göstermektedir.Köydeki her 100 kadından 74’ü işgücünde iken, bu oran il merkezinde 21, ilçe merkezlerinde ise 14’tür.Nüfusun yaş ve cinsiyet yapısı, işgücüne katılma düzeyini etkileyen faktörlerden biridir.Kadın ve erkek nüfusun işgücüne katılma, yaşlara göre farklı düzeyde gerçekleşmektedir.Erkek nüfus, genç yaşlarda düşük düzeylerde işgücüne katılmakta, “20-45” yaşları arasında en üst düzeyde işgücündeki yerini korumakta ve daha sonra yaş ilerledikçe işgücünden ayrılmaktadır. Yerleşim yerlerine göre erkek nüfusun işgücüne katılımı 45 yaşına kadar önemli farklılık göstermemektedir. Ancak 45 yaşından sonra il merkezinde ve ilçe merkezlerinde erkek nüfusun iş gücüne katılma oranları birbirine oldukça yakın değerlerde iken, köydeki erkek nüfus, 65 yaşına kadar genç yaşlardaki gibi yüksek düzeydeki işgücüne katılımını korumaktadır. Kadın nüfusun yaşa göre işgücüne katılma oranı, hem şehirde hem de köyde erkek nüfustan düşük düzeydedir.Kadın nüfus, yerleşim yerlerine göre de farklı işgücüne katılım yapısı göstermektedir. İlçe merkezlerindeki kadın nüfusun işgücüne katılma oranı, il merkezindeki kadın nüfusun işgücüne katılma oranından tüm yaşlarda daha düşüktür. Köydeki kadın nüfus, şehirdeki kadın nüfustan oldukça yüksek oranda işgücüne katılmaktadır.


İstihdam edilen nüfusun, işgücü nüfusu içindeki oranı hem erkek hem de kadın nüfus için yaklaşık %95’tir. İstihdam edilen nüfusun ekonomik faaliyete göre yapısı, yerleşim yerine ve cinsiyete göre değişmektedir. İstihdamdaki erkek nüfusun %32’si tarım sektöründe olup, bu oran köyde %72’lere yükselmektedir. Hizmet sektörü şehirde özellikle il merkezinde en fazla paya sahiptir.


İstihdam edilen kadın nüfusun ekonomik faaliyete göre dağılımı erkek nüfustan farklı bir yapı göstermektedir. İstihdamdaki kadın nüfusun yaklaşık %78’i tarım sektöründedir. Köydeki kadın nüfusun hemen hemen tamamı tarımda çalışmaktadır. Şehirdeki kadın nüfusun çoğunluğu hizmet sektöründe çalışmakta olup, bu oran il merkezinde ilçe merkezlerinden daha yüksektir. Şehirde kadın nüfusun yoğunluğu olarak istihdam edildiği ikinci sektör sanayi sektörüdür.


İstihdam edilen nüfusun yaklaşık yarısı ücretli olarak çalışmaktadır. Bu oran erkek nüfus için yaklaşık %60 iken, kadın nüfus için %22’dir.Kadın nüfusun yaklaşık %70’i, erkek nüfusun %10’u ücretsiz aile işçisidir. Kendi hesabına çalışan kadın nüfus oranı %8 ile oldukça düşük iken, çalışan erkek nüfusun yaklaşık %28’i kendi hesabına çalışmaktadır.


Sayımdan önceki bir hafta içinde çalışmayan ve bir işle de bağlantısı olmayanlardan, iş arayan ve son üç ayda iş aramak için bir girişimde bulunanların, toplam işgücü nüfusu içindeki oranı, bir başka değişle işsizlik oranı %4.7’dir. Bu oran erkek nüfusta %4.4 iken, kadın nüfusta %5.3’tür.İşsizlik oranı ilçe merkezlerinde, il merkezine göre daha yüksektir. İlçe merkezlerinde %8.8 olan işsizlik oranı, il merkezinde %6’dır. Köylerde ise %1.8’dir. İşsiz nüfusun büyük çoğunluğunu genç nüfus oluşturmaktadır. İşsiz nüfusun %65’i 30 yaşından küçüktür.
BeDo07
BeDo07
кαηкαℓιƒєค๔๓เภ
кαηкαℓιƒєค๔๓เภ

Mesaj Sayısı : 821
Yaş : 29
Nerden : KaNKaMıN YaNıNDa
Kayıt tarihi : 10/02/08

https://kanka.forumotion.net

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

Bilecik-Marmara Bölgesi Empty Geri: Bilecik-Marmara Bölgesi

Mesaj tarafından BeDo07 04.03.08 14:59

Coğrafi Konum
Yeryüzü Şekilleri
Akarsular
Jeolojik Yapı


Coğrafi Konum

Bilecik Marmara Bölgesinin güneydoğusunda Marmara, Karadeniz, İç Anadolu ve Ege Bölgelerinin kesim noktaları üzerindedir. 39° ve 40° 31’ kuzey enlemleri ile 29° 43’ ve 30° 41’ doğu boylamları arasında bulunmaktadır. Doğudan Bolu ve Eskişehir güneyden Kütahya, batıdan Bursa, kuzeyden Sakarya illeri ile çevrilidir.

Bilecik 4321 km²’lik alanı ile Türkiye’nin küçük illerinden biridir. Alan sıralaması bakımın-dan 65. sırada yer almaktadır. Merkez ilçenin yüzölçümü 844 km²’dir.



Yeryüzü Şekilleri

Bilecik ili toprakları tepelik alanlar, dik ve derin vadilerle yarılmış aşınım düzlükleridir. Kuzey Anadolu kenar dağları, yani, Karadeniz dağlarının başlangıç merkezi, İç Anadolu platolarının başlangıç yeri, Marmara Bölgesinin ise kıyı ve akarsu çanak tabak ovalarının sona erdiği alanlarının tamamı ilin sınırları içerisindedir.

Kuzey Anadolu dağlarının denizden içeriye doğru ikinci serisi olan Köroğlu Dağları ilin topraklarında başladığından arazinin batıdan doğuya doğru birden yükselmesine neden olur. Bu yükselti güneye doğru inildikçe dalgalı bir görünüm alır. Bozüyük Ovası ve Sakarya ırmağı ile kuzey-güney yönünde iki bölüme ayırır. Dağlar bu ırmağın her iki yakasında devam eder.

Bilecik ilinin deniz seviyesinden yüksekliği 500 metredir. Güneydoğuya Karasu vadisine gidildikçe yükseklik azalmaktadır. Nitekim bu vadide kurulu İstasyon Mahallesinin denizden yüksekliği 200 metreye kadar iner.

Dağlar il topraklarının % 32’sine yakın bir bölümünü kaplar. Bu yükseltiler daha çok tepe görünümündedir. İlin en yüksek noktası Bozüyük ilçesinin batı ve güneybatısında yer alan yükseltiler üzerindeki Kala Dağı’dır (1906 m).
Diğer önemli yükseltiler Yirce Dağı (1790 ), Metristepe (1300 m), Göldağı (1284 m), Kızılcaviran (1250 m), Osmaniye (1210 m), Ahi Dağı (1100 m), Dokuz Öküz Tepesi (1150 m), Ballıkaya (1050 m), Kızıltepe (990 m), Avdan Dağları (926 m), Paşa Dağları (922 m), Kurudağ (805 m)’dır.

Genellikle Sakarya Irmağı boyunca uzanan çok geniş olmayan düzlükler şeklinde ovalar il topraklarının % 7’lik bir bölümünü kaplar. Ovalar akarsuların dar ve derin vadilerden akarken parçaladıkları arazilerden taşıdıkları verimli alüvyonları son bölgelerinde biriktirmelerinden oluşan ovalarıdır.

Bozüyük, Gölpazarı, Osmaneli ve Pazaryeri Ovaları başlıca düzlük alanlardır.
İlde yayla tanımı içerisine sokulabilecek düzlükler çok azdır. Bu tür yeryüzü şekilleri il topraklarının yalnızca % 0,5’ini oluşturmaktadır. İl topraklarının büyük bir bölümü (% 59,9) aşınım düzlükleri durumundadır. Tepelik alanlarda tümsekleşip tipik “V” biçimli vadilerle parçalanan bu düzlükler, il topraklarının engebeli bir görünüm almasına neden olmuştur.

İl topraklarındaki vadiler genellikle dik ve derin yarıklar biçimindedir. Bunların en önemlisi Sakarya Vadisidir. Göksu Vadisi, Göynük Vadisi ve Karasu Vadisi de önemli vadilerdir.

Akarsular

Sakarya Irmağı

Sakarya nehri Bilecik ilinin başlıca akarsuyudur. Bu ırmağa dökülen çay ve dereler ilin öteki su kaynaklarıdır.

Sakarya, İnhisar ilçesi yakınlarında Bilecik topraklarına girer; kuzey-güney yönünde akarak ili doğu ve batı olmak üzere iki parçaya böler. Vezirhan’ın kuzeyinde Karasu Deresi, Osmaneli ilçesi yakınlarında da Göksu Çayını alarak kuzeye yönelir.

Taşıdığı su miktarı bakımından Türkiye’nin önemli akarsuları arasında yer alır. Irmağın toplam uzunluğu 824 km’dir. Yaklaşık onda birlik kısmı (80 km) Bilecik sınırları içinde akar. Ortalama debisi 100 m³/sn, ortalama derinliği 1,5 metre, en fazla derinliği ise 5 metre kadardır.

Karasu

Bozüyük’ten doğar. Bilecik merkez ilçe sınırları içine Karasu Boğazından girer. Bu noktadan 500 metre sonra Vezirhan’da Sakarya Irmağına kavuşur. Debisi düzensizdir. 0,9 m³/sn ile 72,6 m³/sn arasında değişmektedir. Ortalama debi 3,6 m³/sn’dir.

Göynük Çayı, Göksu Deresi, Sarısu Deresi ve Hamsu Deresi diğer küçük akarsulardır.

Jeolojik Yapı

Bitki Örtüsü

Yağış yönünden yeterli miktara sahip olan Bilecik ili, yüzölçümünün %47’sinin ormanlık alan olması nedeniyle de orman zenginliği bakımından Türkiye’nin şanslı yörelerinden biridir. İlin orman zenginliği av hayvanları bakımından da zenginleşmesini sağlamıştır. Bin metreye kadar yükseklerde orman örtüsü genellikle meşe, otsu bitkiler ve makilerden oluşmaktadır. 1500 metre sınırına kadar da karaçam, kayın, kızılçam, kestane türündeki yüksek boylu ağaçlar sıralanır. 1500 metreden daha yükseklerde ise köknar cinsinden ağaçlar vardır.

İklim

Bilecik ilinin geçit bölgesinde bulunması, su kaynakları ve farklılık gösteren topografyasına paralel olarak 3 farklı iklim tipi görülür. Genel olarak Merkez, Gölpazarı, Osmaneli ve Söğüt İlçelerinde Marmara Bölgesi; Bozüyük, Pazaryeri ve Yenipazar ilçelerinde ise İç Anadolu Bölgesi iklimleri geçerlidir. Ayrıca Gölpazarı, Osmaneli ve Söğüt ilçelerinin Sakarya Irmağı kıyı şeridinde mikro-klima iklim bölgeleri görülmektedir.

Bilecik İlinde yıllık yağış toplamı 450 kg/m² dolayındadır. Yağış en çok ocak ve mayıs aylarında düşmektedir. Bulutluluk durumu açısından 92 gün açık, 96 gün kapalı ve 177 gün bulutlu geçmektedir.

Diğer klimatik veriler şöyledir:
Yıllık sıcaklık ortalaması: 12,3 °C Karlı gün sayısı : 25
En soğuk ay: Ocak (2,5 °C) Donlu gün sayısı : 55
En sıcak ay: Temmuz (21,7 °C) Sisli gün sayısı : 14
Yıllık ortalama nispi nem: % 66 Kırağılı gün sayısı: 25

İl merkezini kapsayan klimatolojik veriler, ilçelerde farklılık göstermektedir.
İl düzeyinde tespit edilen en yüksek sıcaklık 1945 Ağustosunda 40.6 ºC, en düşük sıcaklık ise 1950 Ocak ayında -16 ºC olarak bulunmuştur.

Bilecik’te batı ve kuzeybatı rüzgârları etkindir. Ortalama rüzgâr hızı 3,4 m/sn’dir. Yıl içinde rüzgârlar 135 gün kuvvetli rüzgâr ve 17 gün de fırtına şeklinde esmektedir.
BeDo07
BeDo07
кαηкαℓιƒєค๔๓เภ
кαηкαℓιƒєค๔๓เภ

Mesaj Sayısı : 821
Yaş : 29
Nerden : KaNKaMıN YaNıNDa
Kayıt tarihi : 10/02/08

https://kanka.forumotion.net

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

Bilecik-Marmara Bölgesi Empty Geri: Bilecik-Marmara Bölgesi

Mesaj tarafından bojan-krkic 10.03.08 16:48

ppppppppppf Very Happy
bojan-krkic
bojan-krkic
Süper Moderatör
Süper Moderatör

Mesaj Sayısı : 739
Nerden : Kayseri
Kayıt tarihi : 13/02/08

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

Sayfa başına dön

- Similar topics

 
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz